Sayfa - Rûpel

Bölümler - Beş

17 Eylül 2010 Cuma

AĞRI YÖRESEL KELİMELERİ

YÖRESEL KELİMELER
Ağa: Büyük erkek kardeş, Ağabey
Ağartı: Yağ, peynir, süt yoğurt gibi yiyeceklerin genel adı
Ağız : Kız çocuklar
Ağıl: Hayvanların dışarıda kapatıldığı yer
Axırı: Sonu

Alaf: Hayvanlara verilen yem, Alaflamak-Yemlemek
Alax: Özelikle şeker pancarı arasındaki yabani ota denir
Avara: İyi olmayan, gelişmemiş
Amanat: Geçici olarak yapılmış, bozulabilir
Andır: Uğursuz şey:
Andıra Kalsın: Uğursuz olan şeylerin sonu gelsin:
Aparmak: Götürmek
Arxeyin: Rahat, gamsız
Axır: Son, insanı son
Axırın Gele: Sonun gele, ölesin
Axır: Hayvanların konulduğu yer, ahır

Bedasıl: Çok fena, başa çıkılmayan kimse
Baca: Evlerin üst kısmını konulan küçük pencere
Baç Etmek: Öpmek:
Baxtafar : Bahtlı, bahtı açık
Balaja: Küçük
Bulul: Ot yığını
Basma: Hayvan gübresinin tezek yapmak için biriktirilip düzleştirildiği yer
Bedasıl: Soysuz
Bel: Kürek
Bildir: Geçen yıl
Bibi : Hala
Biçin: Tırpanla biçilmiş ot ya da ekin
Buğarı, puxarı: Evlerin üstündeki duman çıkan baca
Bışka: Kibrit
Bölme: Büyük tepsi ya da çay tabağı

Cugu: Hindi
Cır: Çocuk oyunlarında oyun bozmak
Camış: Manda
Cehre: İp eğirmek için kullanılan alet
Cemdeğh: Beden
Calamak: Dökmek,( Kedi sütü caladı)
Cılcıbıl: Çırıl- Çıplak
Cırmağh: Yırtmak
Cıngırça: yağurt kabı, bakraç
Cizlavet: Lastik ayakkabı

Çimmek: Banyo yapmak
Çalğı: Çalı ile yapılmış, odun saplı süpürge
Çorax: Verimsiz
Çaynik: Çaydanlık
Çeper: Taş duvar
Çeçil: Tel peyniri
Çengel: Kargaburnu, çatal
Çiğelem: Yabani çilek

Davax: Bir hayvan hastalığı
Damcı: Damla, evin üzerinden sızan su
Daşgözer: Bulgur yapılırken kullanılan taşlar
Daldey: Tenha yer, sığınmalık
Değirmi: Yuvarlak
Dayaz: Derin olmayan, sığ
Demiroy: Bir tür yara, egzama
Dıldıbıl: Çırılçıplak
Diksinmek: Tiksinmek
Döğmeç: Ekmek ve yağla yapılan bir çeşit yamak, ekmek aşı:
Dığa: Özelliklere çocuklara sinirlenince söylenen, nefret bildiren söz

Eze: Teyze
Eringen: Tembel, üşenen
Ekmek aşı: Döğmeç

Fanti: İskambil
Fırtıklı: Sümüklü
Fırttığh: Sümük

Gadan Alam: Dertlerini ben üstüme alayım
Gakka: Çocuk dilinde şeker
Galağ: Tezek, yappa yığını
Galamak: Yakmak
Gaşga: At Arabası, sığırların alnındaki beyazlık
Gav: Kil, toprak, tabak
Gaş_Gavax Dökmek: Suratını asmak
Gayganağh: Omlet
Gayğana: Sahanda yumurta
Gecen xeyre galsın: İyi geceler
Gem: Döven
Gaş_Gavağın Yerden Gitmek: yüzünü asmak, mutsuz görünmek
Geven: Dikenli derelerde olan bitki
Guşgana: Tencere
Ghızeyh: Kızak (kaymak için kullanılan araç)
Gıra: Olgunlaşmamış kavun, kelek
Gorğa: Buğdayın sac üzerinde kavrulması
Gayçı: Makas
Gidik: Oğlak
Gij: Deli koyun
Gıjgırmak: Yoğurdun ekşimesi
Gurgul (gığı): Koyun dışkısı
Ged: Özellikle ot taşımaya yarayan ince uzun ağaç
Gobbuz: Yumruk
Gücik: Kaban
Gollo: Kuyruğu kesik hayvan
Goruğçu: Kır Bekçisi
Goyut: Buğdayı iki taşın arasında ezerek yapılan un
Gurduşka: Kadınların giydiği bir çeşit gömlek
Gödek: Kısa
Göze: Pınarın suyunun çıktığı yer
Gudik: Enik, köpek yavrusu
Gada: Dert., bela

Hal: Siyah ben
Hala: Teyze
Hamarat: Becerikli
Hancarı: Nasıl
Hardahurda: Kırık ya da döküntü
Haros: Ekilmemiş tarla
Hedik: Haşlanmış buğday, diş hediği
Hengel: Mantı
Herk: Sürülmüş tarla
Herslenmek: Sinirlenmek
Heyat, hayat: Bahçe
Hışır: Dolu
Hışt: Çivili köpek tasması
Hodak: Öküzün boyunduruğuna binen ve öküzleri süren çocuk
Hoylu: Havlu, salon
Hin: Kümes hayvan barınağı

İtelemek: İtmek
İsdi: sıcaklık, bir tür çorba
İstikan (iskan): Çay bardağı
İşkınlanmak: Filiz vermek
İskat: Ölünün arkasından günahına karşılık verilen para
İşmar: İşaret etmek

Kaftar: İhtiyar
Kart: Yeşil çimenlik ama sert olan yer
Kartol: Patates
Kayış: Kemer
Kerenti: Tırpan
Küleş: Buğday ya da arpanın biçilmiş hali
Kerme: Koyun Basması
Kerti: Bayat
Kömeyh Eylemek: Yardım etmek
Kınnap: İnce dayanıklı ip
Kırlent: Sekilere konulan yastık
Kolik ( kola): Boynuzu olmayan hayvanlara denir
Kolik(golloy): Kuyruğu kesilmiş hayvan
Kütan: Kotan, Pulluk
Kom: Bir çeşit ahır
Kotan: Pulluk
Kotan: Pulluk
Kömbe: Sütlü ekmek
Köynek: Gömlek
Kurig: Kısrakların yeni yavrusu, tay
Kürün: Ağaçtan oyularak yapılan su kabı, koyunların saman yedikleri yer

Lili: Lakap
Lelê: Ana, bakıcı
Leçek: Beyaz renkli başörtüsü
Lepiğh: Yassı, plaka halinde taş
Lığlanmak: Mızmızlanmak gibi

Mahna: Bahane
Mahal: Yer, mesken
Mama: Hala
Mar: Yılan
Müzür: Kötü düşünen, içi fesat
Maşrapa: Kulplu bir çeşit su kabı
Merek: Ot ya da saman konulan ev, Merek yandı sıçana da kalmadı
Mertek: Damda kullanılan uzun odun
Mintan: Gömlek
Miras kalsın: Mal sahibinin ölmesini dilemek
Motal: Tuluğh, peynir konulan kurutulmuş koyun derisi
Mozik: Dananın büyüğü
Möğkgem: Sağlam
Mürgülemek: Uyuklamak
Muruzunu Sallamak: Suratını asmak

Nahır: Sığır sürüsü
Nahar Etmek: Özellikle tarlada sabah kahvaltısını yapmak
Nehre: Yağ yapmak için kullanılan alet
Nevale: Erzak
Nöker: Hızmetkar

Palaz: Bez
Papağ: Başa giyilen tiftik başlık
Parç: Su kabı, maşrapa
Patos: Tahılları samanından ayırmak için kullanılan alet
Pampax: Tembel,
Paxırlanmak: Kıskanmak
Refete: Tandıra hamuru ( ekmeği) yapıştırmak için kullanılan alet
Pişi: Yağ içinde kızartılarak yapılan ekmek
Pırtı: Elbise
Pisik: Kedi
Potur: Büzgü
Pörçük: Tırpanı sapına bağlanan yeri
Patlar: Yıkanacak elbiseler
Peyin: Hayvanların altına atılan, ufalanmış tezek

Stol: Sandalye
Sami: Boyunduruğa takılan ağaç ya da demir çubuk
Sağdıç: Düğünde damadı gezdiren kişi
Sivirlenme: yokuş aşağı kayma olayı
Şum Etmek: Tarlayı sürmek
Şana: Dirgen
Şilloy: Yalaka, iki yüzlü
Şapalak: Tokat
Şarıldayan: Yıldırım
Şallax: Kamçı
Şirat: Peynir Suyu
Şişek: Bir Yaşında koyun
Şor: Bir tür peynir
Şoşe: Asfalt yol
Şaşgı: Tezeğin ufalanmış şekli
Şüzzük: Peynirin suyu

Tullanmak: Yuvarlamak
Tar: Tavukların kümeste üzerine çıktıkları yer
Tezgere: Hayvan pisliğini taşımaya yarayan tahta alet teknesi
Telis: Çuval
Têlli: Güzel, narin
Terek: Raf
Tapan: Sürülmüş tarlayı düzeltmeye yarayan tahta kalas
Terpen: Kımılda
Tülek: Korkudan çabukça kaçan, ödlek
Teşi: Yün eğirmeye yarayan alet
Teşt: Saç leğen
Tezek: Hayvan dışkısı ile yapılmış yakacak
Tığ : Saman ekin karışımı yığın
Tırık: İshal
Tusmak: Sinmek
Toklu: Bir yaşında kuzu
Tosbağa: Kaplumbağa
Toy: Düğün
Tuman: Don
Tumançak: Donsuz, çıplak
Tula: Köpek yavrusu
Tullamak: Atmak

Uçux: Yıkık
Uğurramak (Oğurramak): Çalmak
Umaç: Hamurdan yapılan bir yemek
Uşax: Çocuk
Üzerlik: Sedefotu
Üzdür: Yüzdür
Öy Damı: Un, buğday gibi evrakların konulduğu yer

Vayğa: Kabus, kötü rüya
Vedre: Kova, su kabı
Veran Kalsın: Harabe olsun
Veran: Viran, harabe
Yeke: Büyük, kocaman
Yava : Beş parmaklı ağaç dirgen
Yad: Yabancı
Yal: Köpek yiyeceği
Yalaka: Yağcılık eden
Yalax: Köpeğe yal verilen kap, yal kabı
Yaşmax: Başörtüsü
Yavan: Katıksız
Yaylıx: Başörtüsü
Yegin: Çalışkan, üşenmeyen
Yesir Olmak: Kurban olmak
Yığmak: Toplamak
Yığın: Ot yığını, kalabalık
Yon: Bir ağacı yontmak
Yungul: Hafif
Zabun : Fakir,çelimsiz
Züylum Gitmek; Buz üzerinde kaymak
Zağ: Keskin sivri
Zağar: Küçük köpek
Zeda : Tarlanın sürülmemiş tarafı
Zeher: Ağu, Zehir anlamında
Zehlem Gitmek: Nefret etmek
Zehrimar: Sinirli bir anda Ne var anlamında kullanılır
Ziyil: Siğil
Zerzebil: Perişan
Zevsek: Geveze
Zıbın: Bebek gömleği
Zırlama: Ağlama, çok söylenme
Zukkum: Haram
Zırzop: Uyumsuz, kaba saba
Zivil: İnce toz
Zoğ: Tarla, çayır biçiminde tırpanın biçerek yığdığı ot

1 yorum:

  1. Ben Ağrının yerlilerindenim,birçok kelime var ama bazıları yok bazılarında da söyleniş farkı var.

    YanıtlaSil