Sayfa - Rûpel

Bölümler - Beş

12 Şubat 2019 Salı

Ermeniler neden Zaza Kürtleri ile uğraşır?

Ermeniler neden Zaza Kürtleri ile bu kadar çok uğraşır, hiç düşündünüz mü?
Ermenistan’da, İstanbul’da, Avrupa’da konferanslar, toplantılar düzenler, Zaza Kürtlerinin, Kürt olmadıklarını söylerler. Kitaplar basıp, Zaza ve Alevi Kürtlerin, Kürt değil, Kürtleşmiş Ermeniler olduklarını söylerler.
Sosyal medya hesaplarından kurdukları sayfalar aracılığıyla, sürekli mağdur edebiyatı yapıp, Kürtlerin sempatisini kazandıktan sonra, alttan alta hem Kürt düşmanlığı yapar, hem de Kürtlere kazdıkları kuyuya kendileri düştükleri için Kürtleri suçlarlar (Ermeniler, Osmanlıya Kürtleri soykırımdan geçirme teklifinde bulunur. Aso Zagrosi bu konu da bir çok belge yayınladı).

Bedirhan Bey Osmanlı devletine karşı ayaklandığında Ermenileri birlikte mücadeleye davet ediyor ve kurulacak devlette eşitlik vadediyor. Ermenilerin tavrını Hovsep Hayreni şöyle dile getiriyor:

“Osman Paşa komutasındaki ordu güçleri saldırıya geçerken İstanbul’dan Patrik Madteos, Diyarbakır, Bitlis, Palu, Erzurum ve Van ruhani liderlerine yazılı yönergeler gönderip bütün Ermeni halkının bu harekatı desteklemesini istiyor, hatta fiilen Kürtlere karşı savaşmasını telkin ediyordu. Van Vaspuragan bölgesinden bazı Ermeni grupları böylece Cizre üzerin yapılan seferlere dahil oldu.”

“Sonunda Kürt beyleri yenilip Osmanlı’ya teslim olunca, Patrik Madteos bu defa da Sultan Abdülmecid’in ‘zafer’ine dair övgü dolu bir kutlama mektubu yazıyor, onun ‘Ermeni ulusuna karşı taşıdığı eşsiz sevgi ve özel ihtimam’dan bahsediyordu. Kaleme aldığı metinlerde Kürtlere karşı kullandığı dil (‘vahşi, yırtıcı’ gibi sıfatlarla) rencide edici, Sultana ise kilisenin olağan iltifatları ötesinde yaranmacı olmuştu.” (Hovsep Hayreni, Yukarı Fırat Ermenileri 1915 ve Dersim, Belge Yayınları, Sayfa 77)


Özetle, tüm imkanlarını kullanarak, Zaza ve Alevi Kürtlerin, Kürt olmadıklarını iddia ederler. Peki bunun çok büyük bir yalan olduğunu bile bile, neden bu propagandayı yaparlar?
Çünkü onlar yüz yıllık, iki yüz yıllık planlar yaparlar. İleri de şayet Kuzey Kürdistan’ı alabilirlerse (Hala da Kuzey Kürdistan’a, Batı Ermenistan diyorlar), alma imkanları olursa, buralar da Ermeni diye bir millet yok. Buraları nasıl elde tutacaklar? İşte plan budur.
Bu sebepten dolayı gecelerini, gündüzlerine katıp, sahipsiz Kürt halkının aklını çelmeye çalışıyorlar. Kaç Kürdün aklını çelebilirlerse, kaç Kürdü Ermeni yapabilirlerse, onlar için büyük bir kazançtır.


Eğer plan bu olmazsaydı, Ermenilerin Kürtlerle sorunu ne? Neden trilyonlarca para harcayıp Kürtlerin bir kesiminin Kürt olmadığını iddia ederler? Neden Kürt ülkesinin kalbi ve direniş kalesi olan Dersim, özellikle en büyük hedefleridir? Hiç düşündünüz mü?


Ermenilerin planı büyük. Kürt ülkesinden bir parça koparabilmek, ya da Kuzey’in tamamını almak için mümkün olduğunca çok Kürdü, Ermeni olduğuna ikna etmeye çalışıyorlar.


Bugün eğer bir avuç Ermeni hayatta ise, oda kuyusunu kazdığı halde, kendilerini koruyan, ölümü pahasına kollayan Kürt halkının sayesindedir.


Hadi diyelim ki Kuzey Kürdistan’daki Kürtlerin bir kısmı Ermenidir (ki kesinlikle yalan). Peki Ermeniler, Ermenistanda neden Kürt kimliğini baskı altına alıp, Êzdi Kürtlere “siz Kürt değil, Êzdi halkısınız” diyip, kayıtlarda onları Kürt olarak değil de, Êzdi olarak kaydediyorlar? Neden Ermenistanda kendilerine Kürt diyenler baskı altına alınıp, ülkeyi terk etmeye zorlanıyorlar? Neden Avrupa’ya dahi kaçmışsa, Ermenistandaki ailelerine bir şey yapılır korkusu ile Kürtler, açıkça Kürt olduklarını söyleyemiyorlar? Ermenilerin Kürtler ile, Kürt ismi ile sorunu ne?

Sorun: 1890 yılı nüfus sayımlarında bile bugün ki Ermenistan’da Kürtler, Ermenilerde çok daha fazlaydı.

Ermeniler buralardaki Kürtlerin yüzde doksanını gerek öldürme ile, gerek sürgün ile, gerek asimilasyon ile yok etti. Ve olurda Kürtler yarın öbür gün dünya sahnesinde hak sahibi olup da, tanındığı zaman, buralarda hak talebinde bulunmasın diye, biran önce Ermenistan’da Kürt ırkını yok etmenin derdi ve büyük çabasındadır.

Kürtler yapmadıkları şeyler için özür dileyip, sahte acitasyonlara kanacaklarına, bir an önce bu kirli ve sinsi planların farkına varıp, bizi yeryüzünden silmek isteyenlere karşı uyanık olmalılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder